[İsrail, cihatçılar, Kürtler, hukuk] Bu kare, bu günlerde Gazze’de değil, Ekim 2017’de AFP için Bülent Kılıç tarafından Rakka’da çekildi. Yani Suruç, Ankara Garı, Atatürk Hava Limanı, Reina v.B. Katliamların faili “İslam Devletiµnin kalesi Rakka’dan. Sizce, IŞİD nasıl yenildi? IŞİD’i “öfkeli çocuklarµ, Hamas’ı “mücahitler grubuµ olarak görenleri değil ama solcu arkadaşları hatırlatayım: IŞİD, ABD savaş uçakları desteğiyle YPG tarafından yenildi. Tüm insanlık, Kürtlerin ödedikleri büyük bedeller sayesinde bu cihatçı katil sürüsünden böyle kurtuldu. Elbette bu savaşta da bütün savaşlarda olduğu gibi çocuklar da öldü, başka masum insanlar da. Ancak bu ölümlerin, yıkımların sorumlusu yine IŞİD idi. Sadece Rakka’da değil, yine YPG’nin savaştığı Kobane’de (Mayıs 2015 tarihli kendi fotoğrafım) ve Iraklı Kürt milislerin ve Irak ordusunun savaştığı Musul’daki görüntüler günümüzün Gazze'sine benziyordu (Temmuz 2017 tarihli Ahmad al-Rubaya’ya imzalı AFP fotoğrafı). Keza Gazze’de ölümlerin, acıların birinci sorumlusu, kendi halkını rehine alan, ölen çocukları dünya kamuoyunda nezdinde kullanmaya çalışan Hamas’tır. Kaldı kı, uluslararası savaş hukukunda "savaşta sivilleri öldürmek suçtur" gibi bir ibare yoktur. Ne Dördüncü Cenevre Sözleşmesi (1949) ne Ek Protokoller (1977) sivil kayıpların yaşanmayan bir savaşın mümkün olduğunu zannedecek kadar naiftir. Buna karşın uluslararası savaş hukuku, taraf olmayan sivillerin kasıtlı hedef alınması ve belli silahların kullanımını yasaklamakta, sivil kayıpları olabildiğince asgari sayıda tutmak için çaba sarf edilmesini buyurmaktadır. İsrail, Gazze harekâtında uluslararası savaş hukukuna uyduğunu iddia etmekte. Bu iddiasına aykırı davrandığı taktirde eleştirilmeli. Zira, uluslararası savaş hukuku müdafaa hakkını tanır, ancak kimseye hangi koşullarda olursa olsun savaş suçu işlemesine hak tanımaz. Mesela, İsrail’in iddia ettiği gibi Gazze’deki Şifa Hastanesi Hamas tarafından askeri üst olarak kullanıldıysa, orası meşru askeri hedeftir. Hamas’ın iddia ettiği gibi orası sadece hastane olarak hizmet veriyorduysa, İsrail Şifa Hastanesi’ne saldırarak savaş suçu işlemiştir. Öyle ya da böyle soykırım bambaşka bir şeydir. Ve yine hukuki bir kavramdır. 1948’de BM tarafından kabul edilen sözleşmeye göre “soykırım, bir milletin, etnik veya dini bir topluluğun veya bir ırkın tamamını ya da bir bölümünü yok etmek amaçlıµ yapılan kimi davranışlardır. Yani rakamlardan ve yöntemlerden önce belirleyici olan kriter, etnik veya dini bir topluluğu yok etme amacıdır. Dolaysıyla İsrail’in Hamas’a karşı savaşırken işlediği olası savaş suçları dahi soykırım kapsamına girmez. Öte yandan Hamas’ın 7 Ekim saldırısı soykırım kapsama girer. Zira, herhangi bir askeri hedef olmaksızın, sırf Yahudi oldukları sivilleri katletmek, sadece terör değil aynı zamanda soykırımdır. Hukuki tanımlamaya göre bunun için belirleyici olan ölü sayısı değil amaçtır. Şiddete kurban giden her masum, hele ki her çocuk insani açıdan aynıdır; bunu inkâr etmek vicdansızlıktır. Ancak Hamas’in saldırısı ve İsrail’in Gazze harekâtında arasındaki hukuki, etik ve politik farkı görmemek en iyi ihtimalde şuursuzluktur. Başa dönersek: Yakın tarihte Orta Doğu’da tek topluluk tümden soykırım teşebbüsü yaşamıştır: IŞİD’in imha etmeye çalıştığı Ezîdîleri. Ve IŞİD’in elinden kaçabilen Ezîdîleri başta PKK olmak üzere yine silahlı Kürt güçleri Şengal Dağlarından kurtarılmıştır. Ezîdî soykırımın tartışmaya açık olmadığı gibi, Supernova Müzik Festivali’nde[*] ya da Kfar Aza, Be’eri ve diğer kibbutzlarda – ki bunlar İsrail’ solunun son kaleleri, Filistinlilerle barış isteyenlerin komünleriydi – yaşanan soykırım tartışmaya açık değildir. Bu zeminde her şey tartışılabilir: Sağ popülist Netanyahu ve faşist hükümet ortakları, İsrail hükümetin Hamas saldırısını kolaylaştıran ihmalleri, Bati Şeria’da uluslararası hukuku aykırı biçimde süregiden işgal, savaşta kullanılan yöntemler, savaş sonrası için tasavvurlar… Hamas’ı tasfiye etme hedefinin sol bir bakışla meşru olup olmadığı değil gerçekçi olup olmadığı tartışılır. Hamas, herhangi bir barışın, uzun vadeli bir çözümün parçası olmayacağını 7 Ekim katliamıyla bir kez daha ne nihai olarak ispatladı; zaten bu yönde tek beyanı yoktu. Ancak Hamas’ın tasfiyesi, Filistin sorunun çözümü olamaz. Ama kalıcı çözümün ön koşulluymuş gibime geliyor bana. Nasıl ki IŞİD’le herhangi bir barışın, müzakerenin mümkün olmadığı, daha iyi bir geleceğin yolu IŞİD’in askeri yöntemlerle tasfiye edilmesinden geçtiği gibi. [*] Supernova Müzik Festivali’ne saldırıyı belgeleyen hem saldırganların hem mağdurların çektiği sayısız video kaydı var, görgü tanıkları var. Son günlerde sosyal medyada dolaşan rivayete göre İsrail ordusuna ait bir helikopter festivalden kaçan insanlara ateş açtığına dair... ...Ise tek tanıklık, tek belge, tek görüntü yok. Sadece İsraili sol-liberal Haaretz gazetesinin bir haberinin kenarında yer alan bir iddiayı çarpıtarak ve büyüterek yayan bir Anadolu Ajansı var. Bildiğiniz Anadolu Ajansı.
Text- und Bildquelle: Facebook. Herausgegeben von Deniz Yücel auf Facebook. Haftungsausschluss!
Haftungsausschluss: Die auf dieser Webseite angezeigten Informationen stammen aus öffentlichen Quellen, wurden auf Anfrage hinzugefügt oder vom Autor der Nachricht/des Arbeitsangebots veröffentlicht. Deren Inhalt liegt in der ausschließlichen Verantwortung der Autoren, und www.fbun.de ist nicht verantwortlich für die Art und Weise, wie der Inhalt der Informationen verwendet wird, für direkte oder indirekte Schäden, gleich welcher Art, die sich aus oder im Zusammenhang mit der Nutzung dieser Webseite und/oder der auf dieser Webseite enthaltenen Informationen ergeben. Die Besucher der Webseite sind direkt dafür verantwortlich, die Informationen zu überprüfen und ihre eigenen Entscheidungen zu treffen. Jegliche Entscheidung, die ausschließlich auf der Grundlage der von www.fbun.de bereitgestellten Informationen getroffen wird, kann uns in keiner Weise zur Last gelegt werden. Wenn Sie der Meinung sind, dass einige Informationen ungenau oder falsch sind, kontaktieren Sie uns bitte unter support@fbun.de, um sie zu aktualisieren oder zu löschen.
Haftungsausschluss: Die auf dieser Webseite angezeigten Informationen stammen aus öffentlichen Quellen, wurden auf Anfrage hinzugefügt oder vom Autor der Nachricht/des Arbeitsangebots veröffentlicht. Deren Inhalt liegt in der ausschließlichen Verantwortung der Autoren, und www.fbun.de ist nicht verantwortlich für die Art und Weise, wie der Inhalt der Informationen verwendet wird, für direkte oder indirekte Schäden, gleich welcher Art, die sich aus oder im Zusammenhang mit der Nutzung dieser Webseite und/oder der auf dieser Webseite enthaltenen Informationen ergeben. Die Besucher der Webseite sind direkt dafür verantwortlich, die Informationen zu überprüfen und ihre eigenen Entscheidungen zu treffen. Jegliche Entscheidung, die ausschließlich auf der Grundlage der von www.fbun.de bereitgestellten Informationen getroffen wird, kann uns in keiner Weise zur Last gelegt werden. Wenn Sie der Meinung sind, dass einige Informationen ungenau oder falsch sind, kontaktieren Sie uns bitte unter support@fbun.de, um sie zu aktualisieren oder zu löschen.